Kentler, kentlileri kazandırarak kazanıyor.

Yeni hareketlilik çözümleri, kentlerde sürdürülebilir ulaşımın tesis edilmesinde kentlileri çözümün bir parçası olmaya çağırıyor.

Günümüzde kentlerin sürdürülebilir ulaşım hedeflerine ulaşması yolunda en önemli enstrümanlardan birini de yeni hareketlilik olarak tanımlayabiliriz. Her geçen gün gelişen farklı teknolojiler, yeni hareketlilik kavramının farklı boyutları olarak tanımlayabileceğimiz paylaşımlı hareketlilik, ürün gelişimi, yolculuk deneyimi ve veriye dayalı karar verme süreçleri için yenilikler getirmektedir.  Yeni hareketliliğin farklı alanlarındaki gelişme süreci aralıksız devam ederken son kullanıcının  bu yenilikler hakkında bilgilenip kullanım alışkanlığı edinmesinde ise çoğu zaman boşluklar gözleniyor. Bu boşluk, artık birçok kentte yeni hareketliliğe özgü gelişen ödülendirme yöntemi ile doldurulmaya başlandı bile…

Bir Horizon 2020 Projesi olan EMPOWER kapsamında seçilen Milano şehri, yeni hareketlilik yaklaşımı çerçevesinde kentlilerin kullanıcı alışkanlılarını değiştirmek adına bireysel ödülendirme sistemini uygulamaktadır. Metropol bölgesinde 1.5 milyon toplamda 5 milyon nüfusa sahip Milano şehri, Avrupa Birliği bölgesinde motorlu taşıt sahiplik oranının en yüksek olduğu şehirdir.  Milano şehri, fosil yakıtlı ,özel motorlu taşıtlar ile yapılan kent içi yolculuk taleplerini düşürmek adına, şehirde elektrikli araç paylaşım ve bisiklet paylaşım sistemleri tesis etmiştir.

Bu sistemlerin şehirde kullanımını yaygınlaştırma ve kullanıcı alışkanlıklarını değiştirmek adına bisiklet paylaşım sistemleri için “Bisikletle İşe”, “Bisikletle Okula” ve elektrikli araç paylaşım sistemleri için ise “Paylaş ve Kazan” yaklaşımı uygulamaya koyulmuştur.  Bu yaklaşımın metodunu, yeni hareketlilik ve kullanıcı alışkanlıkları arasında boşluğun,  bireseysel ödülendirme ile doldurulması olarak tanımlayabiliriz.

Bireysel ödülendirme sistemi dahilinde “Paylaş ve Kazan” ile elektrikli araç paylaşımını günün zirve saatinde kullanan kentlilere mobil uygulama aracılığıyla yüksek oranda bir indirim sunarken, paylaşımlı bisiklet sistemi bütün kentlileri bir km başına verilen ödüllü bir yarışmaya davet ediyor.

Türkiye’de de her gün yeni bir uygulama ya da teknolojik bir gelişme kent içi ulaşım taleplerinin sürdürülebilir olması için sunulmaya devam ediyor. Ne var ki bu yönelim ile kullanıcı davranışları arasında köprü görevi gören ödüllendirme sistemin ise maalesef yeterince yaygın değil. Türkiye’de bu konuyla ilgili nadir örneklerden birisi de geçtiğimiz aylarda Nilüfer Belediyesi tarafından hayata geçirildi. Sürdürülebilir ulaşımı teşvik etmek amacıyla işe bisikletle gidip gelen 10 personline ödül mahiyetinde teşekkür plaketi ve hediye çeki verdi. Bir başka örnek ise, mobil ulaşım uygulaması olan Bitaksi’nin belli aralıklarla yaptığı kampanyalar olabilir. Yapılan yolculuktan bağımsız olarak belirlenen bir indirim kuponu ile kullanıcıları Bitaksi uygulamasını kredi kartıyla ödeme noktasında teşvik edici bir yöntem izliyor.

Her bir kentli bir ulaşım plancısıdır ve kent içi ulaşım taleplerini kendi yönetir. Başta merkezi yönetim, belediyeler, ilgili kurum ve kuruluşlar ve girişimciler, sürdürülebilir ulaşımın kentlerde tesis edilmesi için kentlilerin bireysel ulaşım planlarını teşvik ve ödüllendirme yoluyla yönlendirmelidir.